21 Eylül 2011 Çarşamba

Kuran'da İnsan İradesi

İrade, karşıya çıkan seçeneklerden birini seçmedir ya da seçebilme gücüdür, bu ifade İslam'ın kelamındaki anlamına da oldukça uygundur. "Cüz'i irade" de, "külli irade"nin, yani olumluyu ve olumsuzu birlikte içine alan iradenin bu iki yandan yalnızca birine yöneltilmesi, yani bir şeyi yapma ya da yapmama yönlerinden birini seçmedir.

Ne var ki, Kuran ayetlerinin hiçbiri yoruma yer kalmayacak biçimde açık anlatımlarına göre, insanın böyle bir seçim yapabilmesi, "Tanrı'nın iradesi"ne, "Tanrı'nın dilemesi"ne bağlıdır.


İnsan suresi 30.ayet ve Tekvir suresi 29.ayet:

"Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz."

Bu ayetlerin açıklamasıyla insana, bir şeyi yapma ya da yapmama özgürlüğü şöyle dursun, bir şeye yönelme, bir şeyi dileme, isteme özgürlüğünün bile verilmediği net bir biçimde anlatılıyor.

En'am suresi 39.ayet:

"Allah kimi dilerse onu saptırır ve kimi dilerse onu doğru yola koyar."

Yunus suresi 99.ayet:

"Ey Muhammed! Rabbin dileseydi, yeryüzünde insanların hepsi inanırdı."

Secde Suresi 13.ayet:

"Biz dilesek herkese hidayet verirdik. Fakat cehennemi tamamen cin ve insanlarla dolduracağıma dair, benden söz çıkmıştır."

En'am suresi 125.ayet:

"Allah kimi doğru yola koymak isterse, onun kalbini İslamiyet'e açar. Kimi de saptırmak isterse, göğe yükseliyormuş gibi, kalbini dar ve sıkıntılı kılar. Allah inanmayanları küfür karanlığında bırakır."

En'am suresi 149. ayet:

"Üstün delil Allah'ın delilidir. O dileseydi hepinizi doğru yola eriştirirdi de."

Ahzab suresi 17.ayet:

"De ki: 'Allah size bir kötülük dilese veya bir rahmet istese, sizi O'na karşı kim savunabilir?"

Fetih suresi 11.ayet:

"Allah size bir zarar gelmesini dilese, O'na karşı kimin bir gücü yeter?"



Kuran'da bu doğrultuda birçok ayet ve ayet hükmü vardır. İslam kelamcısı, "Tanrı dilediğini yapar. (Hud suresi, 107.ayet)" ilkesini benimsemiştir. Tanrı dilerse insan iradesini iyiye, dilerse kötüye yöneltir. Anlatılan bu. Bu benimsenince de insan iradesi ve aklı havada kalıyor.

Farklı mezheplere göre insan iradesine olan bakış değişmektedir, birçok mezhebe göre (bkz. Cebriyye, Eş'ari vb) insan "cansız varlıklar" konumuna getirilmiştir. Mutezile mezhebi biraz daha çok gösterir insan iradesini kurtarma çabasını ama Kuran'ın Tanrısı'nın ayetlerdeki sözleri karşısında, insan iradesini kurtarmaya yönelik hiçbir çaba hiçbir işe yaramaz.

Yüzyıl
9 Eylül 1990, yıl 1, sayı 6

Turan DURSUN

not: Bilmeyenler için not düşmek istedim, İslam jargonunda "cüzi irade" kulun belirli sınırlar çerçevesinde dilediğini seçebilmesidir (ki yukarıdaki yazıda görüyorsunuz ki pek de var olan bir kavram değildir aslında), külli irade ise Tanrı'nın iradesidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder